Tarihi Ana Tanıklık Ettiler
Çanakkale On sekiz Mart Üniversitesi Troya Kültür Merkezi tarihi anlardan birine ev sahipliği yaptı. Troya Kültür Merkezi, Yönetmenliğini gazeteci Vedat Yenerer ve Yapımcılığını Murat Dereli’nin yaptığı Üç Savaş Bir Doktor (Charles Ryan) isimli belgeselin Türkiye’deki ilk gösterimine ev sahipliği yaptı.
Haber giriÅŸ tarihi : 25-04-2025 | 21 : 23 14
Haber güncelleme tarihi : 25-04-2025 | 21 : 23 14
Tarihi Ana Tanıklık Ettiler
“Üç SavaÅŸ Bir Doktor” Belgeseli Gala Gösterimi Yapıldı
Çanakkale On sekiz Mart Üniversitesi Troya Kültür Merkezi tarihi anlardan birine ev sahipliÄŸi yaptı. Troya Kültür Merkezi, YönetmenliÄŸini gazeteci Vedat Yenerer ve Yapımcılığını Murat Dereli’nin yaptığı Üç SavaÅŸ Bir Doktor (Charles Ryan) isimli belgeselin Türkiye’deki ilk gösterimine ev sahipliÄŸi yaptı.
EÅŸ zamanlı olarak belgesel Avustralya’da Melbourne’de de ilk gösterimi yapılan belgesel 19. yüzyıldan 20. yüzyıla uzanan dramatik bir hayatın izlerini sürüyor. Belgesel, Avustralya’dan gelip Osmanlı topraklarında savaÅŸan, madalyalarla onurlandırılan ve yıllar sonra aynı topraklarda Anzak Ordusu’nda görev alan Doktor Charles Ryan’ın sıra dışı öyküsü izleyiciyle buluÅŸturuyor. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi EÄŸitim SaÄŸlık ve Bilimsel AraÅŸtırma Vakfı (ESBAV)ve SaÄŸlık Balanlığı Çanakkale İl SaÄŸlık Müdürlüğü katkıları ile Türkiye’deki ilk gösterimi yapılan belgesel büyük merak uyandırdı.
İlk gösterim galasına ÇOMÜ Rektörü Profesör Doktor Ramazan Cüneyt ErenoÄŸlu, ÇOMÜ Tıp Fakültesi Dekanı Profesör Doktor Sema Usta, ÇOMÜ Onsekiz Mart Üniversitesi EÄŸitim SaÄŸlık ve Bilimsel AraÅŸtırma Vakfı (ESBAV) BaÅŸkanı Bünyamin Nami Tonka, Belgesel Yönetmeni Vedat Yenerer, Yapımcı Murat Dereli, Yapım Koordinatörü Deniz Kaim,Prodüksiyon Amiri İkra Burcu Kılıç, Görüntü Yönetmeni Akın Depecik, Sanat Yönetmeni Zoryana Sira, Genç Charles Ryan canlandıran Mehmet Mert Çevik, YaÅŸlı Charles Ryan canlandıran Hakan Kumuk, Osman PaÅŸa’yı canlandıran Selçuk Eken, ESBAV yönetim kurulu üyeleri , ÇOMÜ tıp Fakültesi öğrencileri ile çok sayıda davetli katıldı.
“Tıp Doktorları Tarih Sahnesinde Hep Önemli Yer Almışlardır”
Belgesel gösterimi öncesinde konuÅŸma yapan ÇOMÜ Tıp Fakültesi Dekanı Profesör Doktor Sema Usta bu çok önemli belgeselde doktorların savaÅŸ alanlarında nasıl bir gayret ile görevlerini yapmaya çalıştıklarını görüleceÄŸini ifade ederek “Burada hem tarihimizde hem de mesleÄŸimize ışık tutan çok özel bir belgesel yapımı gösterimi için bir araya gelmiÅŸ bulunuyoruz. Tıp fakültesi olarak böyle deÄŸerli bir belgeselin gösterimini rektörlüğümüzün öncülüğünde ev sahipliÄŸi yapmaktan son derece mutlu olduÄŸumuzu belirtmek isterim. Bilim insanları insanlık tarihine önemli imzalar atan insanlardır. Tıp doktorları tarih sahnesinde hep önemli yer almışlardır. Bugün belgeselini izleyeceÄŸimiz Doktor Avustralya'da bir doktordur. 1870’ ler de tıp fakültesinden mezun olduktan sonra Londra Osmanlı Devleti'nin askeri doktor aradığına dair bir ilan görür. Oraya baÅŸvurur ve Osmanlı Devleti'nin ordusunda askeri cerrah olarak katılır. 1876’ lar da Osmanlı Sırp Savaşı'nda görev alır. 1877 – 78’ de Osmanlı - Rus savaÅŸlarına katılıp Plevne ve Kafkas cephelerinde askeri doktor olarak görev yapar. Yaralanmış Askerlere büyük yararlara dokunur. Birçok askerin hayatını kurtarır. Ve bu arada çok iyi Türkçe öğrenir. Türklere de hayran olur. Buradaki baÅŸarılarından dolayı Osmanlı Devleti safları tarafından Osmaniye ve Mecidiye niÅŸanlarıyla edilir. Doktor ülkesine döndükten yıllar sonra 1914’ te Ansa Kuvvetleri'ne katılarak Gelibolu'ya gelir ve Çanakkale SavaÅŸları'nda kadere girmesi olarak bu kez Osmanlıların karşısında görev yapar. Ancak bu savaÅŸ sırasında da Türk askerlerine karşı Yunanistan'ıyla Türkçe'yi güzel konuÅŸmasıyla yine gönüller kazanır. Türkiye Avustralya iliÅŸkilerinin tarihinde Türk ve Anzak ordularını karşı karşıya getiren Çanakkale SavaÅŸları'na yönelik oldukça fazla. Iki ülke arasında dünyada eÅŸi bulunmayan bir ÅŸekilde ÅŸiddetli bir savaÅŸ sırasında baÅŸlayan karşılıklı saygı ve dostluk duyguları pekiÅŸerek günümüze kadar gelmiÅŸtir. 1923’te Mustafa Kemal Atatürk'e bir mektup yazarak ondan imzalı bir fotoÄŸraf talep etmiÅŸtir. Mustafa Kemal Atatürk de bu dostluÄŸun bir ifadesi olarak bu savaÅŸ sırasında hayatlarını kaybeden, Avustralyalı ve Yeni Zelandalı askerlerin annelerine 1934’ te bir kez daha seslenerek “Uzak diyarlardan evlatlarını gönderen analar. Göz yaÅŸlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim baÄŸrımızdadır” diyerek o çok anlamlı dizeleri yazar. 1915 günümüze dek Avustralyalıların Türklerin gönlünde özel bir yeri olduÄŸu malum. Bunun temelinde Åžiddetli muharebeye giren Mehmetçik ile Avustralyalı askerler arasında geliÅŸen karşılıklı derin saygı bulunmaktadır. En önemli olan ise her iki tarafta da görev yaparak ayrı bir misyon yüklenmiÅŸ tarihi karakter olmuÅŸ bir doktordur. Çanakkale Savaşı sadece bir savaÅŸ deÄŸil, bir duruÅŸtur. Bu topraklarda yaÅŸananlar doktorluÄŸun, savaşın gölgesinde bile nasıl bir umut ışığı olabileceÄŸini gözler önüne sermiÅŸtir. Bugün Bu salonu dolduran genç kız öğrencilerimize meslektaÅŸlarımıza, tüm deÄŸerli konuklarımıza bu film belki bir ders, belki bir ilham kaynağı olacaktır. Bu film yalnızca bir insanın hayatını deÄŸil, fedakarlığın, cesaretin ve insanlık onurunun ne denli güçlü olabileceÄŸini bizlere hatırlatan bir hikayeyi anlatıyor. Doktor üç büyük savaÅŸta görev yapmış bir hekim olarak sadece tıbbi bilgisiyle deÄŸil vicdani ve tarihe iz bırakmıştır. Bizler tıp fakültesi olarak öğrencilerimizin sadece bilgi deÄŸil aynı zamanda etik deÄŸerler insan sevgisi ve tarih bilincine kazandırmaya çalışıyoruz. İşte bu film tüm bu deÄŸerleri somutlaÅŸmış. Bu anlamlı yapımda emeÄŸi geçen herkese özellikle böyle bir özel kelimeyi bizlerle buluÅŸturan, yapıp ekibine ekibine ve destek veren tüm kurumlara teÅŸekkür izlemeye deÄŸer bir deneyim yaÅŸayacağımızı biliyor ve umuyorum.
“Bu Belgesel İle 110. Yıla Özel Kalıcı Bir Eser Bırakıldı”
Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi EÄŸitim, SaÄŸlık, Bilimsel AraÅŸtırma, Vakıf BaÅŸkanı (ESPA) Bünyamin Nami Tonka yaptığı konuÅŸmada ÅŸunları söyledi. “Sadece bu günün neden çok önemli olduÄŸuyla ilgili birkaç söz söylemek istiyorum. Çanakkale Savaşı'nın 50. yılını Çanakkale'deki törenlerini içimizde gören kaç kiÅŸi var. Çanakkale Savaşı'nın 50. Yılı 1965 yılına denk geliyor. Ne yazık ki o törenleri gören çok az sayıda arkadaşımız var. Biz ellinci yılda Yaklaşık yüz kadar Çanakkale kahramanı gazimiz vardı. O zamanki kamu kuruluÅŸlarının araçları üzerinde kanlılığının üstünde Cumhuriyet Meydanı'ndan geçit yaptı. Anzak dediÄŸimiz Avustralya ve Yeni Zelanda’lı askerlerine de 2.000 kadar geldiler. Onlar Anzak Koyu'nda tören yaptılar. Åžehitler abidesini ziyaret ettiler. O dönemde baktık bu adamlar ne yapıyorlar diye. Ben Çanakkale'de savaÅŸmış Anzaklardan en az iki binli çıplak gözle gördüm. Ellinci yılda çıktık, bunlar ne yapıyor diye baktık. Sadece baktık. Dokuz yıl bir ÅŸey yapmadık. Çanakkale kara ve deniz savaşın 75. Yılında, o dönemlerde ben de görevliydim. Rahmetli Turgut Özal ve bir an baÅŸ baÅŸa kaldık ve ondan bir istek olarak da dedim ki “ya bizim yarımadada hiç ÅŸehitliÄŸimiz yok. Bir ÅŸehitlik yapalım”. Dedi ki “Biraz sonra Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek gelecek. Bana söyleyeceklerini ona söyle” Bakan geç geldi. Oturacak yer buldular. Anlattım kendisine. Dedi ki “Törenlerden sonra kalıyorum. Oraya gel görüşelim.” Saat 11.00 gibi programımız bitti. Ve otele gittik. İki saat Çanakkale'de ne yapılması gerekiyor? Anlattık. Notlar aldık. Ve biz ilk ÅŸehitliÄŸimizi yapmaya baÅŸladık. Åžehitliklerimizin yapıldığı ve ilk ziyarete açıldığı gün de 12 Aralık bin dokuz yüz doksan iki Cumartesi günüdür. Bunu kasıtlı söylüyorum ki bizim Çanakkale SavaÅŸları'nın üzerinden yetmiÅŸ yedi yıl geçtikten sonra yaptık. Sonra savaşın yüzüncü yılı geldi. Dönemin valisiyle de bir vesileyle görüştük. Anlattım durumu. O zaman bir biz toplantı yapalım. Ve o arkadaÅŸlarımız geldi. Toplantılar yaptık. Fakat o vali baÅŸka yere tayin oldu. Vali Tayin olunca yapılması gerekenleri 80 madde yazmıştım. Bunda bir 79’unu yapamadık. Bir tanesini yaptık. O da yolların asfaltlanmasıydı onu yapabildik. Yani bizim için Çanakkale adına, ÅŸehitler adına 100. Yıl bir fiyasko oluyor. Savaşın 110. yılına geldik. Acaba biz ne yapacağız diye merak ediyorduk. Ve bu arada bu belgeselin yapımcısı Murat Dereli' nin akrabası olan Avukat Emine Hanım “Hocam böyle bir belgesel yaptık. Bunu da, Ankara'da İstanbul'da mı? İzmir'de mi veya baÅŸka bir yerde gösterimini yaparız ama ben Çanakkale Olmasını gönüllü olarak isterim dedik.
Ben rektörümüz Cüneyt Hoca ile konuÅŸtum.” Hocam dedim böyle bir durum var. Bunu biz üstlenelim dedim. Ya biz yapalım. Bunu biz yaparsak iyi olur” dedik. Rektör hocam benden daha fazla heyecanlandı. “Bu bize yakışır” dedi. BaÅŸka hiçbir yere gitmesinler, Çanakkale bu belgeselin gösterimini yapalım “ dedi. Ve ben de arkadaÅŸlara söyledim. Vedat Bey'e söyledim. Ve ÅŸimdi biz buradayız. Bunlar aralarda gereken ÅŸu. Savaşın 110. yılında Çanakkale'de yine törenler yaptık. Ama orijinal bir ÅŸey yapılmamıştır. İşte orijinal bir ÅŸey biraz sonra seyredeceÄŸimiz belgesel arkadaÅŸlar. Belgeseli izlemek için burada olan arkadaÅŸlarımız on sene sonra, yirmi sene sonra, elli sene sonra daha uzun ömürlü olanlar belki altmış sene sonra, belki yetmiÅŸ sene sonra da belki yirmi ikinci asrın ilk gün yıllarında da “ ya biz savaşın 110. yılında şöyle bir faaliyete ÅŸahit oldum.” diyecekler. Onlar da ben o size geçmiÅŸi anlattıysam, onlar da gelecek nesillere buradaki faaliyeti anlatacaklar. Ben her ÅŸeyden önce bize bu imkanı saÄŸlayan rektörümüz Profesör Doktor Ramazan Cüneyt ErenoÄŸlu’ na Çanakkale'ye deÄŸer kattığı için Çanakkale'de yaÅŸayan bir fert olarak teÅŸekkür ediyorum”
“SavaÅŸlarda Hekim Olarak Görev Almak Bir Onur Mücadelesidir”
Çanakkale İl SaÄŸlık Müdürü Operatör Operatör Doktor Gökhan BaÅŸtürk’ te konuÅŸmasında Doktorluk mesleÄŸinin önemi ve zorluklarına deÄŸinerek ÅŸunları söyledi. “Bugün burada geçmiÅŸi ışığından gelen bir ekibin, tarihe, kahramanlıklarıyla nam salmış bir meslektaşımın, deÄŸerli doktor hayatını görebilmek ve kendi ÅŸanlı tarihimiz adına kıymetli dersler çıkarmış, çıkarmak için burada toplanmış bulunmaktayız. Öncelikle etkin olmak, sadece savaÅŸta deÄŸil, her an her yerde, insan hayatında emanet alabilmek, uÄŸruna gece gündüz demeden, mesai mekruh gözükmez sizin sahaya geri planda bırakarak bir yaÅŸam mücadelesi vermektir. Tabii savaÅŸlar esnasında durum çok daha vahim. Büyük ayıplar, inmeyen acılar yaÅŸandığında, hekimlik mesleÄŸe daha büyük bir mücadele yaÅŸanmaktadır. Ve o anda insan hayatına verilen kıymet, tüm etik deÄŸerlerimizin insani ihtiyaçlarımızın da üzerindedir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk de “Beni Türk Hekimlerine Emanet Edin”, “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” demiÅŸ ve biz Türk hekim bu sözleri ÅŸiar edinmiÅŸizdir. Takvimler 1919’ u gösterdiÄŸinde İstanbul iÅŸgal altında tıp öğrencileri eÄŸitimlerine iÅŸgal günlerinde devam etmeye çalışmaktadır. 14 Mart 1919 ‘da tıp öğrencileri önderliÄŸinde üniversitenin kuruluÅŸ yıl dönümünü kutlayacaklarını söyleyerek toplanırlar. Ve ardından iÅŸgale karşı tarihi fakülte binasının direkleri arasında Türk bayrağını asarlar. İşgal güçleri tıp öğrencileri durduramaz. Kararlılıkları ve vatanseverlikleri sayesinde iÅŸgal günlerini İstanbul semalarında bir Türk bayrağı umut ışığı gibi parlar. 3 Kasım 1914’te Çanakkale Cephesi'nin açılması ve tarihi belki de bir daha yazamayacağı destansı zaferlerle dolu vatan mücadelesi baÅŸlar. Tıp öğrencilerimiz silah altına alınarak cephaneye gider. Tıbbiyeliler en ön safta yer alırlar. Çanakkale'de ÅŸehit düşerler Ve o yıl tüm tıbbiyeliler ÅŸehit olduÄŸu için o yıl mezun verilemez. Åžanlı tarihimizde yerlerini alırlar. Osmanlı İmparatorluÄŸu'na askeri eÄŸitim olarak baÅŸlayan Doktor Charles Ryan aynı zamanda bir asker olarak Osmanlı Devleti'nde göreve baÅŸlamıştır. Osmanlı – Rus savaşının gerçekliÄŸine tanık olan, burada sadece düşmanla deÄŸil hastalıklara karşı da mücadele edildiÄŸini anılarında belirtmiÅŸtir. Doktor Charles Ryan kısa bir sonra esir düşmüş, savaşın bitmesiyle ülkesine dönmüştür. SavaÅŸta diÄŸer tarafa geçmesine raÄŸmen hekim olduÄŸu gerçeÄŸin yine ön planda tutmuÅŸ, savaÅŸa deÄŸil, insanlığa hizmet etmiÅŸtir. İşte hekimlik mesleÄŸi icra ederken de kendi saÄŸlığınızı, canınızı bile ortaya koyarak savaÅŸtığınız bir meslektir. Çanakkale SavaÅŸ olmak üzere tüm savaÅŸlarımızda hekim olarak görev almak bir onur mücadelesidir. Buradan ÅŸahadet mertebesine ermiÅŸ Hekimlerimiz ve tüm ÅŸehitlerimizi saygı ve ÅŸerefle anmaktan gurur duyuyorum. Ve yine bugün ilimiz Çanakkale baÅŸta olmak üzere doÄŸudan batıya, ülkemizin her yerinde hatta dünyanın her yerinde tüm hekim arkadaÅŸlarımın aynı grupta görev yapmakta olduÄŸunu biliyorum. Bu duygu ve düşüncelerle dün olduÄŸu gibi bugün de bir canı kurtarmayı bütün insanlar kurtarmaya eÅŸ deÄŸer sayan bir anlayışın sahipleri olarak afet, yangın, deprem, pandemi demeden yedi yirmi dört esasıyla baÅŸta ilimiz Çanakkale olmak üzere ülkenin dört bin köşesinde vatandaÅŸlarımız canını emanet bilerek hizmet veren büyük saÄŸlık ordumuzun mensubu olmaktan guru duyuyorum.”
“Türk Askeri Dünyanın En İyi Askeri OlduÄŸunu Kanıtlamıştır”
Belgesel Yönetmeni Vedat Yenerer’ de konuÅŸmasında ÅŸunları söyledi. “Dünya tarihi Türk askerini konuÅŸmadan yazılamaz. Çünkü Türk askeri dünyanın en iyi askeri olduÄŸunu Dünya tarihi boyunca kanıtlamıştır Burada eklemek istediÄŸim benim buÄŸday geçer de Türk askerinin aynı zamanda çok iyi bir barış yapıcı ve yaptığı barışı çok iyi koruma özelliÄŸinin olması cerrah çağırsa aynı anlattığım bu kısa otobiyografisinde, ben Türk askerinin bu barış yapıcı Türk milletinin de barışın koruyucu özelliÄŸini de vurgulamak isterim. Biraz sonra hep birlikte merhum üzerinden bir tarihin kesitini izleyeceÄŸiz. Ya belgesel dendiÄŸi zaman tarihin sayfalarını gerçek yazmak demek hiçbir tahribat yapmamak demek, subjektif öğlen kullanmamak demektir. Dolayısıyla biz bu gerçekliÄŸi de ortaya koyduk bu belgesel ile zaten. Hepinize iyi seyirler dilemeden önce Bu toprakları bize vatan yapan, bu topraklarda can vererek bize bir devlet bırakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaÅŸlarının bir kez daha saygıyla ve sevgiyle anıyorum.”
“Belgeselin Türkiye’de ki İlk Gösterim Çanakkale’de Yapılıyor”
Çanakkale'ye on sekiz Mart Üniversitesi Rektörü Profesör Doktor Sayın Cüneyt ErenoÄŸlu' da konuÅŸmasında belgesel yapım ekibine teÅŸekkür ederek ÅŸunları söyledi. “Yaklaşık bir buçuk ay önce bu teklif geldiÄŸinde deÄŸerli ESBAV baÅŸkanımız Bünyamin Nami Tonka hocamızla memnuniyetle kabul ettik. Bu noktada özellikle 24 Nisan gününe denk gelmesine anlamlı. Bu belgesel ÅŸu anda Dünyan öbür ucunda da eÅŸ zamanlı olarak gösterime giriyor. Belgeselin ülkemizdeki ilk gösterimini , Çanakkale'de ÅŸu anda birazdan izleyeceÄŸiz. Ben gerçekten çok mutluyum, çok onurluyum. Özellikle bir doktorum, Avustralyalı bir doktorun, Doktor Charles Ryan’ın hayat öyküsünü yaÅŸadığı Osmanlı askerleri ile girdiÄŸi savaÅŸları, Çanakkale cephesinde eskiden görev yaptığı ormanlı askerleri ile karşı karşıya gelmesini ve yaÅŸadığı duyguları izleyeceÄŸiz. Bu belgesel ile Doktor Charles Ryan’ın hayatının kesitlerini izleyeceÄŸiz. Bu belgeseli bugün bizlerin izlememizi saÄŸlayan herkese teÅŸekkür ediyorum.”
KonuÅŸmaların ardından “Üç SavaÅŸ Bir Doktor” belgeseli’nin gösterimi gerçekleÅŸtirildi. Belgesel’de Dr. Charles Ryan’ın otobiyografi tarzındaki hikayesi ekrana taşındı. Belgesel, tarihsel gerçekliÄŸe baÄŸlı kalınarak oluÅŸturulan arÅŸiv görüntüleri, akademisyen ve tarihçi röportajları, tarihi 3D görseller, canlandırmalar ve en önemlisi Dr. Charles Ryan’ın torununun birebir anlatımlarıyla zenginleÅŸtiÄŸi izlendi. Osmanlı Dönemi’nde hem Plevne’de hem de Kafkas Cephesi’nde Osmanlı Devleti adına askeri doktor olarak görev yapan ve daha sonra Çanakkale SavaÅŸları’nda da İtilaf Devletleri safında görev yapan bir Anzak askeri doktorun, tarih içindeki serüvenini ilgi ve merak ile izlendi. Belgesel gösteriminin ardından ÇOMÜ Rektörü Profesör Doktor Ramazan Cüneyt ErenoÄŸlu, Yapım Ekibine ve belgeselin gösterimi için katkı saÄŸlayan kuruluÅŸların müdür ve yöneticilerine günün anısına plaket verdi. Belgeselin yönetmeni Vedat Yenerer ‘ de Rektör ErenoÄŸlu’ günün anısına plaket verdi.
Haber: Vedat YENERER
Haber : Gazeteci Vedat YENERER
BES

Dünyadan
Çok Okunanlar
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor